MLIS, PhIS ve EBSCO Information Services İçerik Zenginleştirme ve Veri Görselleştirme Direktörü Ashleigh Faith, keşif hizmetlerinin geliştirilmesini inceliyor.
En son ne zaman kullanılacak doğru kelimeyi bilmediğiniz bir arama yaptınız? Kullanıcılar genellikle akıllarına gelen terimleri yazar ve en iyisi sonuçların karşılarına çıkmasını umarlar. İyi haber şu ki gelişmiş anlambilim ve bilgi paylaşımı dünyasında, kullanıcıların umabileceği “en iyi” sonuçlar oldukça karmaşıktır. Geleneksel arama motorlarıysa en genel arama sorguları için “yeterince iyi” düzeyde sonuçlar verir ve odak noktaları olmadığı için belirli bir araştırma üzerinde çalışan bir kullanıcıya akademik içerik bulmanın bir yolunu sağlama konusunda eksik kalırlar.
Arama motorları mevcut olmadan önce kullanıcılar, kart kataloglarındaki fiziksel bilgiler veya The Readers’ Guide to Periodical Literature aracılığıyla aradıkları kaynakları bulmalarına yardımcı olması için konu indekslemeye bağımlıydılar. Kaynaklar çoğunlukla basılıydı ve bu nedenle basılı yığınlar içinde yalnızca bir yerde bulunabiliyorlardı. Bu fiziksellik, kaynakların indekslenmesini oldukça basit hale getirdi: kaynağı aynı veya ilgili konularla birlikte indeksle. Bir kullanıcı bu yığınlara göz attığında, tesdüfi arama sonucunda benzer kaynakları kolayca bulabilirler veya The Readers’ Guide’ı kullanarak dergi sayısını bulmak için özet ve indekslerden yararlanabilirilerdi.
Şimdi kaynakların dijital olduğu ve bu nedenle “konumunda” ve diğer kaynaklarla olan ilişkilerinde değişken olduğu günümüze gelelim. Artık fiziksel alanla sınırlı değiliz, böylece kaynaklar daha dinamik ve spesifik yollarla ilişkilendirilebilmektedir. Şimdi sorulması gereken soru keşif arama motorlarının bu gerçeğe uyum sağlayacak şekilde gelişip gelişmediği; çoğu içinse cevap hayır.
Arama motorları uzun zamandır, akademik kaynak keşfi için konu başlıklarından yararlanan geleneksel hiyerarşik ilişkilere dayanmaktadır. Bugün, kullanıcının araştırma yapmak için kullandığı kelimeleri ve kullanıcıların geçmişinden ve konuşma dilinden etkilenen araştırma yöntemlerini kurma şekli, keşif hizmetlerinin geliştirilmesini yönlendirmektedir. EBSCO, kim olduğu, nereden geldiği veya hangi dili konuştuğu fark etmeksizin tüm kullanıcıların ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmaktadır. Bu çalışma yakın zamanda EBSCO Discovery Service™ (EDS) içerisindeki arama teknolojisine üç adımda eklenmiştir:
- Eş anlamlılar ve kontrollü konular birlikte eşleştirildi
- Kullanıcıların doğal dili her bir konu grubuna eşlendi (Bu 200’den fazla dil ve lehçeyi içermektedir.)
- Daha sonra, konular “tür” ve “gösterge” gibi açıklayıcı ilişkilerle eşleştirildi
Sonuç, kullanıcının doğal dilini barındıran ve çok özel ilişki türleri kullanılarak gerçekleştirilen bir arama deneyimidir. Bu, araştırmacılara zaman kazandırırken, EDS kullanan kurumların tüm kullanıcıların ihtiyaçlarına hizmet etmesini mümkün kılmaktadır.